13 Nisan 2011 Çarşamba

Bir masumiyet düşmanı hırs!

Ardiye Tiyatro, sezon oyunu ‘Geri Dönüştürülemeyenler’de, sahip olma güdüsüyle gözünü hırs bürüyenlerin, hangi insani değerleri feda edebildiklerini sarsıcı bir dille anlatıyor.

İSTANBUL

Bedir Acar

Ardİye Tiyatro, Efe Deprem ve Burak Yerlikaya’nın tiyatro ve sinema alanlarında üretim yapmak üzere kurdukları bir oluşum. İlk oyunları ise Burak Yerlikaya’nın yazıp yönettiği Geri Dönüştürülemeyenler. İstanbul Galata’daki Galata Perform’da sahne alıyorlar. ‘Geri Dönüştürülemeyenler’ para ve tüketim hırsının insan ruhunda açtığı yaralara sıra dışı bir metin ve kurguyla bakıyor. Ardiye Tiyatro’dan Burak Yerlikaya ve Efe Deprem ile deneysel tiyatroyu ve Geri Dönüştürülemeyenler’i konuştuk.

Oyunda evin uşağının karısı hariç masum karakter yok. Geri dönüştürülemeyenler, bu haliyle karamsar bir oyun mu?

Burak Yerlikaya: Tüketim kültürünün sürekli açlık ve doyumsuzluk hissiyatı içerisinde olan insanlarına karşı bir eleştri var. Oyunda tüm karakterlerin amacı ortada bulunan servetin parçalarını ele geçirmek. Çünkü para demek tüketme özgürlüğü ve keyif demek. Fakat gelecekte bizi bekleyen tehlikeleri de göz ardı etmemeliyiz. Oyunda toplumun yer verebildiğimiz kesiminin bu suça kolay yoldan ortak olma çabaları var.

Devletin baskısı ile şuç sebekeleri arasında sıkışmış bir ‘patron’ ya da ‘burjuva’ karakter var oyunda. Neden ana karakter, sıradan bir birey olmadı da gerektiğinde hakim güçle pazarlığa girebilecek bir ‘patron’ seçildi

Burak Yerlikaya: Para hırsı arttıkça insanın içinde barındırdığı ‘saflık’ derecesi azalıyor. Oyunda bu karakterleri görüyoruz. ‘Adam’ ise oyuna bu duygusunu çoktan yitirmiş olarak başlıyor. Parasını kaybetmeye başladığı anda da çaresizleşiyor. Para bazıları için güç ve istediği herşeyi yapabilme özgürlüğü demek. Biz bunun karşısındayız.

Tiyatroda emeğinizin karşılığını alabiliryor musunuz maddi ve manevi anlamda.

Efe Deprem: Türkiye’de maddi anlamda hiçbir tiyatro emeğinin karşılığını alamıyor. Bu işi yaparken zihin, beden ve ruhunuz birlikte çalışıyor. Manevi karşılık olarak alkış almak bizi mutlu ediyor.

Türkiye’de deneysel tiyatro yapmak zor

Efe Deprem/Burak Yerlikaya: Deneysel tiyatronun bir anlatım biçimi olduğunu kabul ettirmek zor, çünkü klasik tiyatroyu tiyatro olarak biliyor seyirci. Biliyorsunuz yeniliklerden korkarız biz. Tadını bilmediğimiz bir yemeği bile sevmeyiz. Türkiye’de henüz oturmuş bir tiyatro kültürü yok iken, bir de siz kendi bakış açınızı direkt özgün bir metinle yansıtıyorsunuz. Seyirci izleyene kadar çekingen oluyor ama geldikten sonra seviyor. Çünkü biz seyircinin yanında anlatıyoruz her şeyi, aramıza bir yükseklik ve bir illüzyon koymadan, elini uzatsa dokunabileceği bir yerdeyiz. Bizim dert ettiğimiz konular tüm insanlığın derdi. İnsanlara ulaşmak için yollar deniyoruz, en önemlisi yaptığımız işe güveniyoruz .

Hayati ihtiyaçlar tükenirken...

Burak Yerlikaya’nın yazıp yönettiği ‘Geri Dönüştürülemeyenler’ ilginç konusu ile dikkat çekiyor. Oyunda nüfus patlaması yaşanan ve yaşamsal ihtiyaçların tükenmek üzere olduğu bir dünyada başkanlar ve bilim adamları uzun süren toplantılar sonucunda bir karara varırlar; asıl olaylar da bundan sonra başlar. Oyunda hayat kadını, uşak, din adamı, devlet adamı, insan taciri gibi ilginç karakterler bulunuyor. Oyun, 11 Nisan (bugün) ve 25 Nisan’da saat 20.30’da Galata Perform’da sahnelenecek. İletişim: 0212 243 99 91 / Büyük Hendek Cad. No: 21/2 Galata Kuledibi, Beyoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder